Amarok Trendline’ı esas alarak oluşturulan Canyon sizlere daha önce en azından ülkemizde satılan hiçbir pick-up’ın sunmadığı pek çok konfor ve güvenlik opsiyonunu sağlıyor. Bunlardan bazılarını 17 inç alaşım ROCA jantlar, aracı çevreleyen park sensörleri, deri iç döşeme, ısıtmalı ön koltuklar (ön koltuklar ısıtmalı) v.s olarak sıralayabiliriz.
Sürekli dört çeker özelliğine mevcut olan Amarok Canyon’da 2.0 litre BiTDi motor kullanılıyor. 178 hp güç üreten motorda normalde 6-ileri manuel şanzıman standart olsa da test aracımızda çok beğendiğimiz 8-ileri otomatik şanzıman vardı. Bu da yükleme kapasitenizi 3.000 kg’dan 3200 kg’a çıkarıyor. Maksimum hıza daha düşük vitestlerde ulaşan şanzıman en üst vitesi yakıt tasarrufu için kullanıyor.
Söylemek gerekirse Canyon’dan bir spor otomobil performansı elbette beklemiyorduk fakat aracın hızlanması, boyutlarına ve ağırlığına göre gerçekten çok ama çok etkileyici. 0’dan 100km/s’e 11.3 saniyede gerçekten çıkabilen Amarok Canyon, bu değerle bile pek çok yarı boyutundaki sedan’a kafa tutar durumda. Devasa aynalar, sıradan bir yol otomobiliyle karşılaştırılamayacak aerodinamisi ve boyutları onu otobanlar için biçilmiş kaftan yapmasa da, Amarok gerçekten asfaltta muhteşem bir iş çıkartıyor.
Yakıt tüketimi konusundaa ise İstanbul sınırları içerisinde aracın tiketimini ne yaparsak yapalım 10 Dinamobet litrenin altına düşüremedik.
Amarok Canyon’un en etkileyici özelliği ise direksiyonun başındayken verdiği tepkilerle size bir pick-up değil, otomobil kullanıyormuşsunuz hissini yaratması. Üstelik bu yalnızca bir his olmakla da kalmıyor; pratikte de Amarok Canyon hem manevra, hem de viraj performansıyla bir sedan kadar stabil. Hemen hemen ülkemizdeki tüm Pick-Up’ları kullanmış birisi olarak Amarok Canyon’un bu konuda rakipsiz olduğunu söyleyebilirim. Zorlamalarımıza rağmen araç yok denecek kadar arkadan kopma eğilimi gösterdi ve diğer pick-up’larla hafif kayma eğilimiyle döndüğüm virajları, Canyon ile en az +20 km/s ile hiçbir sorun hissi dahi yaşamadan dönebildim. Aslında bir pick-up için en önemli güvenlik unsuru bu diyebilirim. Bu araçların ülkemizdeki kullanıcı kitlesi genellikle bu tarz araçların dinamiklerine çok hakim değil. Bu nedenle Amarok hem konfor, hem de güvenlik noktasında muhteşem bir iş başarıyor.
İç mekanda koltuklardaki gövde rengi turuncu dikişler gri deri koltuklarla mükemmel uyum sağlamış. Göstergeler ve konsolda ise alışıldık Volkswagen grubu ekipmanları ve tasarımı kullanılmış. Sade fakat şık ve seçkin. Bu yüzden daha önce Volkswagen kullandıysanız kendinizi evinizde hissediyorsunuz. Aracın hem ön, hem de arka kabinindeki baş diz mesafesi ise, en iri yolcularla bile sorunsuz beş kişilik bir seyahat vaadediyor.
Yükleme noktasında da en geniş alanı sunan Canyon, Avrupa Standartlarındaki paletler için yeterli genişliğe sahip ve yaklaşık 3.200 kg’ı sorunsuz istediğiniz yere ulaştırabilecek kadar güçlü.
Sonuç olarak Amarok Canyon, hem eşsiz görünümü, hem de performans özellikleri ile SUV konforuna ve rafinaliğine en yakın pick-up olarak öne çıkıyor. Ancak onun yine de ticari bir araç olduğu unutulmamalı ve satın alınırken kullanım önceliklerinizi kesinlikle gözden geçirmelisiniz.